İZMİR (İGFA) – Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı yetkililer bölgede yapılan denetimde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından evsel nitelikli atıkların açık alanda depolandığını tespit etti.
Bakanlığın resmi internet sitesinde yer alan habere göre Çevre Kanunu kapsamında kirliliğe neden olan İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 3 milyon 739 bin 452 TL idari para cezası uygulandı. Sorumlular hakkında da suç duyurusunda bulunuldu.
BURSA (İGFA) – Kadınların bastırılmış seslerinin ve görünmeyen yanlarının can bulduğu oyun, 09 Mayıs Cuma akşamı saat 20.30’da Osmangazi Gösteri Merkezi’nde izleyici ile buluşacak.
Osmangazi Belediyesi’nin kadınların sanatsal gelişimine katkı sağlamak ve kültürel hayata daha aktif katılımlarını teşvik etmek amacıyla hayata geçirdiği
‘Kadınlar Tiyatro Sahnesinde’ adlı tiyatro kursu tamamlandı. Bu özel projeye, ev hanımları, çalışan kadınlar ve sahne deneyimi olmayan ancak tiyatroya ilgisi olan onlarca kadın katıldı. Katılımcı kadınlar, 6 aylık tiyatro eğitimi sürecinde, hem temel oyunculuk becerileri kazandı hem de birlikte üretmenin gücünü deneyimledi.
Kursta öğrendikleri bilgi ve beceriler ile Kozalar adlı tiyatro oyununu hazırlayan Osmangazili kadınlar, ilk kez sahneye çıkacak olmanın heyecanını yaşıyor. 09 Mayıs Cuma akşamı saat 20.30’da Osmangazi Gösteri Merkezi’nde sahnelenecek oyun ile izleyiciyle buluşacak olan kadınlar, kadınların bastırılmış seslerini ve görünmeyen yanlarını sahneye taşıyacak.
BURSA (İGFA) – Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik erişim engeline tepki gösterdi.
Sosyal medya hesabından bir paylaşım yapan Başkan Dalgıç, “Erişim engeli kalkana kadar bu hesabım Ekrem İmamoğlu’nun sesi olmaya devam edecek. Artık hepimiz #Ekremİmamoğlu’yuz!” ifadeleriyle dayanışma mesajı verdi.
https://twitter.com/denizdalgic/status/1920387563769966632
Başkan Dalgıç’ın paylaşımı geniş yankı uyandırdı.
ANKARA (İGFA) – CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında kuru soğan fiyatlarındaki uçurumu gündeme getirdi.
Tarlada 6-8 liraya satılan soğanın marketlerde 25 liraya kadar yükseldiğini ifade eden Sarıbal, “Halde 16 lira, pazarda 23 lira, markette 25 lira. Üretici ve market fiyatları arasındaki fark yüzde 220’yi buldu. Üretici zarar ediyor, vatandaş soğan alamıyor” dedi. Sarıbal, yüksek enflasyonun emekçileri yoksullaştırırken sermayeye kaynak aktardığını savunarak, “Türkiye’de yoksuldan zengine, emekçiden saraylıya bir kaynak transferi var. Bu sistem halkı kuru simide, bir bardak çaya muhtaç bırakıyor” sözleriyle ekonomi politikalarını eleştirdi.
“PLANLI ÜRETİM VAR AMA ÜRETİCİ YALNIZ”
Sarıbal, kuru soğanın planlı üretim kapsamında olduğunu ancak üretim-tüketim dengesinin sağlanamadığını belirtti. Üreticilerin pazarlama zorlukları çektiğini ve üretim kararlarının bir önceki yılın fiyatlarına göre alındığını ifade ederek, bu durumun fiyat dalgalanmalarına yol açtığını söyledi.
İHRACAT AZALDI, İTHALAT FİYATLARI DÜŞÜRDÜ
2024’te kuru soğan üretiminin 2 milyon 632 bin ton olduğunu, Ankara’nın 990 bin tonla lider olduğunu kaydeden Sarıbal, “Ankara ve Amasya üretiminin yarısını karşılıyor. Ancak ihracat yüzde 27 azalarak 95 bin tona düştü. 2025’in ilk üç ayında ise sadece 2 bin ton ihracat yapıldı. Mısır’ın Avrupa’ya ucuz ihracatı ve Türkiye’ye yapılan 8 bin tonluk ithalat, Çukurova’da maliyeti 15 lira olan soğanın tarlada 6-7 liraya düşmesine neden oldu” dedi. Sarıbal, üreticilerin pazarlık gücünün artırılması için birliklere finansal destek verilmesini, Tarım Kredi Kooperatifleri ve belediyelerin soğan alarak halka dağıtmasını önerdi.
“İTHALAT POLİTİKALARI TARIMI BİTİRİYOR”
Sarıbal, AKP’nin ithalat politikalarının tarımı çökerttiğini vurguladı. 2021’den bu yana hayvan varlığında 6,6 milyon baş azalma olduğunu, 2024’te 423 bin baş canlı hayvan ve 81 bin ton kırmızı et ithalatına 1 milyar 235 milyon dolar (39 milyar TL) harcandığını belirtti. “2010’dan bu yana 12 milyar dolar ödendi ama ne et fiyatları düştü ne de halk ucuz ete ulaştı” diyen Sarıbal, Et ve Süt Kurumu’na damızlık hayvan ithalatı yetkisi verilmesini de eleştirdi. Ayrıca, 1 milyon ton mısırın sıfır gümrükle ithal edilmesi kararının hasat dönemindeki çiftçiyi vurduğunu söyledi. Sarıbal, tarım sektörünün bankalara borcunun Mart 2025 itibarıyla 970,1 milyar liraya ulaştığını, çiftçinin artan maliyetler, don ve kuraklık nedeniyle önümüzdeki bir yılı borç ve belirsizlik içinde geçireceğini ifade etti.
İSTANBUL (İGFA) – Bakırköy Belediyesi, İstanbul Gelişim Üniversitesi ve Türkiye Yardım Sevenler Derneği iş birliğiyle hayata geçirdiği “Ben Anne Oldum” projesi kapsamında, yeni annelere “Anne Destek Paketi” dağıtımını başlattı.
Projenin lansmanı, Bakırköy Belediyesi Eğitim Salonu’nda gerçekleştirildi. Etkinliğe Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu, CHP İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı Hatice Selli Dursun, İstanbul Gelişim Üniversitesi Rektörü Bahri Şahin ve Türkiye Yardım Sevenler Derneği Bakırköy Şube Başkanı Türkan Alper katıldı.
Başkan Ovalıoğlu, projenin anneler için önemine vurgu yaparak, “Anne olunca hem büyük bir sevinci hem de sorumluluğu hissediyorsunuz. Bu süreçte bazen yalnız kalabilirsiniz. Biz, Bakırköy’de temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan annelerimizin yanında olmak için bu projeyi başlattık. Amacımız her annenin eşit, her bebeğin adil bir ilçede yaşaması. Destek paketlerimizle ihtiyaçları karşılıyoruz, ama en önemlisi yanınızda olduğumuzu hissettiriyoruz. Çocukların sağlıklı, kadınların güvenli yaşadığı bir kent için çalışıyoruz. ‘Anne oldum, şimdi ne yapacağım?’ dediğinizde belediyeniz yanınızda. Bakırköy sizin eviniz, biz kocaman bir aileyiz” dedi.
Lansmanın ardından Başkan Ovalıoğlu, ekibiyle birlikte yeni doğum yapan anneleri evlerinde ziyaret ederek ilk destek paketlerini bizzat teslim etti. Annelerin ve bebeklerin sağlık durumunu kontrol eden Ovalıoğlu, talepleri dinledi ve belediyenin tüm birimleriyle annelerin yanında olmayı sürdüreceklerini belirtti. Proje, lohusalık sürecinde annelere sağlık çalışanları aracılığıyla rehberlik de sağlayacak.
Sefer DEMİR / DÜZCE (İGFA) – Düzce’nin Yığılca ilçesi kırsalında meydana gelen yangı kısa sürede büyüyerek iki katlı kargir ahşap evi sardı.
Aydınhayla Köyü’ndeki yangına Özel İdare, Düzce Belediyesi ve Orman İşletme Müdürlüğü’ne ait makina ve itfaiye ekipleri müdahale ederek etti.
Tamamen yanan ev ile birlikte evin arka kısmında bulunan bir adet traktör de yanarak kullanılamaz hale geldi.
İtfaiyenin çabasıyla söndürülen yangında can kaybı olmadığı bildirildi.
İSTANBUL (İGFA) – Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul’un deprem dönüşümü için düzenlenen değerlendirme toplantısında belediye başkanlarıyla bir araya geldi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul Valiliği’nde düzenlenen Vali Davut Gül, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan ve 39 ilçenin belediye başkanlarının katıldığı “Deprem Dönüşümü Değerlendirme Toplantısı”na başkanlık etti.
Bakan Kurum, “İstanbul’un dönüşümü meselesi sadece iktidarın ya da sadece belediyelerin tek başına omuzlayabileceği bir yük değildir, olmamalıdır” dedi.
Şehrin baştan sona güvenli hale getirilmesi için çözüm ortaklığı vurgusu yapan Bakan, “Deprem korkusunun olmadığı bir İstanbul’a ulaşmak için projelerimizi bütüncül bir planlamayla hayata geçireceğiz” açıklamasında bulundu.
“ACİL DÖNÜŞMESİ GEREKEN 600 BİN KONUT VAR”
Bakan Kurum konuşmasında Türkiye’nin ve İstanbul’un deprem riskine rakamlarla dikkat çekerek, Türkiye’nin yüzlerce yıldır yerin altında sessizce bekleyen deprem gerçeğiyle birlikte yaşadığını belirtti. “Çünkü bu vatanın coğrafi büyüklüğünün yüzde 66’sı deprem riski altındadır” diyen Bakan Kurum, “Nüfusumuzun yüzde 71’i bu riskli bölgelerde hayat sürmektedir. Bu riskli bölgelerin en başında da İstanbul’umuz gelmektedir. Şu anda, yani 2025 yılı itibarıyla İstanbul’umuzda 8 milyon 70 bin ev ve işyerimiz bulunuyor. Bunun 3 milyon 393 bini 2000 yılı ve öncesi. 2000 yılındaki bina stokuna baktığımızda İstanbul’un tamamı riskliyken; yaptığımız düzenlemeler, mevzuat değişiklikleri ve inşa çalışmalarıyla; bugün İstanbul’un yüzde 60’ı güvenli hale gelmiş durumda. Ancak halen acil dönüşmesi gereken 600 bin konut var” diye konuştu.
Bakan Kurum, tüm paydaşlarla iş birliği içinde çalışarak kentin deprem riskine karşı korunacağını ifade etti.
“TÜM KESİMLERİN EL UZATMASI GEREKİR”
İstanbul’un dönüşümü için tüm kesimlerin katkı vermesi gerektiğine vurgu yapan Bakan Kurum, “Böylesine hayati bir meselede, vatandaşımızın hassasiyetini, kaygılarını dezenformasyon ve bilgi kirliliğiyle istismar etmeye çalışmak, bu ülkeye, bu şehrin insanlarına yapılabilecek en büyük kötülüktür. Herkesin bu sorumluluk ve ciddiyetle hareket etmesi gerekmektedir. Ayrıca; İstanbul’un dönüşümü meselesi sadece iktidarın, ya da sadece belediyelerin tek başına omuzlayabileceği bir yük değildir, olmamalıdır. Burada bu meseleye tüm siyasi partilerimiz belediyelerimiz, sivil toplum örgütlerimiz medyamız, üniversitelerimiz yani İstanbul’da yaşayan 16 milyon İstanbullunun el uzatması gerekmektedir. Hep birlikte o afetlerde birlikteliğimizi nasıl yansıtabiliyorsak İstanbul’un dönüşümünde de bu tavrı, bu duruşu sergilemek hepimizin şu koltuklarda oturan tüm arkadaşlarımızla birlikte tüm İstanbul’un görevidir, vazifesidir” diye konuştu.
BURSA (İGFA) – Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kent Konseyi iş birliğinde başlatılan ‘Hayalimizdeki Bursa’yı Konuşuyoruz’ toplantılarının son durağı Nilüfer oldu.
Vatandaşların planlama süreçlerine ve kararlarına katkı koymasının amaçlandığı toplantıya, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Nilüfer, Osmangazi, Mudanya, Yıldırım, Keles ve Kestel Kent Konseyi başkanları ve vatandaşlar katıldı.
Karaman Dernekler Yerleşkesi’ndeki programda konuşan Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, bu toplantılardan elde edilecek verilerin 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planı çalışmalarına başlayan Bursa Planlama Ajansı’na sunulacağını anlattı. Hayalimizdeki Bursa’yı Konuşuyoruz’ toplantılarının 17 ilçede süreceğini anlatan Aksoy, “Bu toplantılarda hem kent konseyleri arasındaki diyaloğu güçlendiriyoruz hem de Bursa’ya dair halkımızın düşüncelerini alıp planlamaya yansıtıyoruz. Başlangıcı İnegöl’de yaptık. Daha sonra Orhangazi ve Gürsu’nun ardından şimdi de Nilüfer’de çalışmaları yapıyoruz. Katılım sağlayan herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın, kent konseylerinin geçmişe oranla daha organize bir şekilde bir araya gelerek kenti ilgilendiren konuları konuştuğunu söyledi. Bursa’ya dair yapılan planların nasıl olacağına halkın karar vereceğini anlatan Aydın, bu toplantılarda hayal ettikleri Bursa’yı konuşarak yöneticilere ileteceklerini ifade etti.
Konuşmaların ardından yuvarlak masa toplantılarına geçildi. ‘İlçenizin zayıf yönleri nelerdir? İlçenizin güçlü yönleri nelerdir? İlçenizi ve Bursa’yı 2050 yılında nasıl görmek istiyorsunuz? Geleceğe dair eleştirileriniz, önerileriniz, yerel ve merkezi yönetime yönelik beklentileriniz nelerdir?’ başlıklarının ele alındığı toplantıda, katılımcılar Nilüfer’e dair beklentilerini dile getirdi.
İSTANBUL (İGFA) – Beylikdüzü Belediyesi’nin ihtiyaç sahibi ailelerin temiz ve güvenli gıdaya erişmesini sağlamak amacıyla ilçeye kazandırdığı Yaşam Bahçesi’nde yaz mevsiminin ilk fideleri dikildi.
Yaşam Vadisi 3. Etap’a teğet 20 dönümlük bir alanda yer alan Bahçe’de mevsim sebze ve meyvelerinden domates, bostan patlıcanı, kemer patlıcan, salatalık, kabak, kavun, karpuz ve biber çeşitleri dâhil olmak üzere toplam 10 çeşit ürünün ekimi yapıldı. Bu yıl, ekonomik şartlar ve vatandaşların talebi doğrultusunda pembe domates ve kıvırcık da yetiştirilen ürünler arasına eklendi.
Çalışmalar hakkında bilgi veren Yaşam Bahçesi’nin sorumlusu Ferruh Balcıoğlu, zararlı tarım ilaçlarını kullanmadan sağlıklı şartlarda üretim yaptıklarının altını çizdi.
Balcıoğlu, Mayıs ayının ilk haftasında havaların ısınmasıyla ekimleri gerçekleştirdiklerini belirterek, “Yaklaşık 30-35 gün sonra kabak ve salatalık hasadımız başlar. Devam eden günlerde ise domates, biber vd. ürünlerin hasadına başlarız. Normal şartlarda, mevsim çok sert geçmezse, 45-50 ton üretim yapabiliyoruz. Toplanan ürünler her sabah hasat edildikten sonra buradan gıda bankasına ve aşevine gönderiliyor. Ziraat teknikerlerimiz, mühendislerimiz, peyzaj mimarlarımız bugün buradalar. Sizin de gördüğünüz gibi, ürüne özel damla sulama sistemiyle su tasarrufu sağlarken verimi de artırıyoruz. Bakanlık serbest bırakmış olsa bile pestisit, herbisit benzeri kimyasalları kesinlikle kullanmıyoruz. Önünde durduğumuz bu parsel, başkanımız Mehmet Murat Çalık’ın isteğiyle oluşturduğumuz bir parseldir. Hobi bahçemizde ata tohumlarından elde ettiğimiz fideleri de buraya ekiyoruz. Başkanımız her yıl fidan dikimine bizzat katılır, elleriyle fidan dikerdi. Bu yıl gelemedi ama fidanlar yetiştiğinde burada olacak inşallah.” diye konuştu.
SAKARYA (İGFA) – Üniversiteli gençlerle Ofis Sanat Merkezi’nde bir araya gelerek siyaset, gündelik yaşam, gelecek hedefleri hakkında söyleşi gerçekleştiren Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, gayretlerinin gençlere daha güzel, sosyal ve kültürel yönden gelişmiş bir Sakarya bırakmak adına olduğunu vurguladı.
Başkan Alemdar, “AKM’yi yeniden işlevsel hale getirmek için çalışmalarımızı başlattık. Bunun yanı sıra Şehir Kütüphanesi ve Bilim Merkezi yapıyoruz. Şehir geneline yayılacak spor yatırımlarını hayata geçireceğiz. Gayretimiz gençlerimiz içindir” dedi. Alemdar, 1999 depremine ait görüntüleri gençlerle birlikte izleyerek dönüşümün Sakarya için ne kadar hayati bir mesele olduğuna dikkat çekti.
Ofis Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen buluşmaya Gençlik Meclisi ve Öğrenci Kulüpleri’nden150’nin üzerinde öğrenci katıldı.
Öğrencilerin siyaset hayatı, gündelik yaşamı, dostluk, aile, gelecek hedefleri ve planlarına dair sorduğu tüm soruları samimi cevaplar vererek yanıtlayan Başkan Alemdar, gençlere önemli tavsiyelerde bulundu.
Gençlere “Biz varsak sizin için varız” sözleriyle seslenen Başkan Yusuf Alemdar, gençlerin merak ettiği siyasetçi olmasaydınız ne olurdunuz sorusunu cevapladı.
Soruya yine siyasetçi olurdum cevabını veren Başkan Alemdar, “Ülkeme, bayrağıma, milletime ve memleketime hizmet etmenin onurunu, gururunu taşıyorum. Buralara iyi bir ülke, iyi bir şehir hayali kurarak geldim. Gayret ettim, emek verdim. Milletimizin takdirini kazanmak, hayır dualarıyla yola çıkmak, bu millete, sizlere, şehrin geleceğine hizmet etmek, benim için bu hayattaki en önemli şeydir” diye konuştu. Samimi bir ortamda gerçekleşen buluşmada gençler ayrıca Başkan Alemdar’a aile ve dostluk gibi gündelik yaşamına dair soruları da yönelttiler. Özel soruları içten ve samimi bir şekilde cevaplayan Başkan Alemdar, gençlere bu konularda nasihatler verdi.
Gençlere dostluk ilgili tavsiyelerde bulunan Alemdar, “Dostluk çok başka bir şey. Sizlere en önemli tavsiyem menfaatsiz dostluklar kurun. Gönülden, içten ve birbirinize sırtınızı dönebiliyorsanız o dostluklar asla bitmez” diye konuştu.
Gençlere yönelik projelerinden de bahseden Başkan Yusuf Alemdar, AKM, Bilim Merkezi, Şehir Kütüphanesi ve spor yatırımlarıyla Sakarya’da gençlerin sosyal ve kültürel yönden gelişmelerine katkıda bulunacaklarını dile getirdi.
“TIĞCILAR DÖNÜŞÜMÜ İSTİYOR”
Öte yandan 23 Nisan’da Marmara Denizi’nde yaşanan ve tüm Marmara’nın sarsıldığı depreme nerede yakalandınız sorusuna ise Başkan Alemdar, “Deprem olduğunda belediyedeydim. Dışarı çıktım. Hemen karşı tarafımız dönüşümü başlatacağımız Tığcılar Mahallesi. İlk olarak oradaki vatandaşlarımızın yanına gittim. Hepsinin gözünde endişeyi gördüm. Onlarla bir araya geldiğimde aldığım cevap ise ‘Başkanım bir an önce dönüşümü başlatın’ oldu.