Etiket: Teknoloji

  • Teknolojinin kalbi Selçuklu’da atacak

    Teknolojinin kalbi Selçuklu’da atacak

    KONYA (İGFA) – Konya Selçuklu Belediyesi, Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı iş birliğiyle düzenlenen TEKNO-SEL 2025 yarışmasına artık çok kısa bir süre kaldı. Türkiye Yüzyılı’nda Milli Teknoloji Hamlesi’ne katkı sunarak yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesinin amaçlandığı ve geleceğin mühendislerini, teknoloji liderlerini ve mucitlerinin yetiştirilmesi hedeflendiği TEKNO-SEL 2025, Selçuklu Belediyesi Uluslararası Spor Salonu’nda 13 Mayıs Salı günü düzenlenecek açılış programı ile başlıyor. 3 gün boyunca teknolojinin kalbinin Selçuklu’daatacağı yarışma kapsamında 99 okuldan 1060 öğrenci 567 robot ile yarışacak. 15 Mayıs Perşembe günü gerçekleşecek ödül töreni ve kapanış programı ile son bulacak organizasyonda 337 danışman görev alacak.

    Yarışmada Inno Park (Konya Teknoloji Geliştirme Bölgesi) ile yapılan iş birliği ile de serbest kategoride yer alan üniversite düzeyinde 1. olan takıma bir yıllık ofis kullanım hakkı, dereceye giren takımlara da atölye eğitim ve mentörlük desteği sağlanacak.

    Yarışmaya ortaokul ve lise öğrencileri takımlar halinde katılacak. Organizasyonda; Mini Sumo Robot Kategorisi, Yumurta Toplayan (CarettaCaretta) Robot Kategorisi, Hızlı Çizgi İzleyen Robot Kategorisi, Labirent Ustası Robot Kategorisi, Temel Çizgi İzleyen Robot Kategorisi, Serbest Proje Kategorisi), Tasarla Çalıştır Kategorisi, Mini İHA (Drone) Kategorisi ile toplam 8 ayrı kategoride yarışmalar düzenlenecek. Serbest Proje Kategorisinde üniversite düzeyi de yer alacak. Okullar arasında düzenlenecek teknoloji ve robot yarışmasında, öğrenciler robot teknolojileri alanında, özgün tasarım ve algoritma oluşturma hususlarında yetkinlik kazanmaya teşvik edilecek.

    Serbest Proje kategorisinde düzenlenecek yarışmalar için 75 takım için 75 adet stant kurulacak. Takımlar yarışmaya katıldıkları ürünleri stantlarda sergileyecek ve sırası gelen takım jüri önüne çıkacak. Organizasyon süresi boyunca her bir stant içerisinde yarışmaya katılan projeler sergilenecek. Uluslararası Spor Salonu’nun otopark alanında kurulacak olan stant ise yıl boyunca üretim ve satış yapan okulların ürün tanıtım sergisi, üniversiteler, T3 VakfıTeknofest Kulübü ve Deneyap Konya Tanıtım Çadırı, SETAP atölye etkinlikleri, Gençlik Meclisi ve Selçuklu Belediyespor Kulübü yer alacak. Çadır alanında öğrencilerle birlikte eğlenceli deneyler, el becerilerini geliştiren atölye aktiviteleri gerçekleştirilecek ve çeşitli oyunlar oynanacak. Etkinlik boyunca katılımcılar teknolojiyle iç içe olmanın keyfini çıkaracak.

  • SARSILMAZ, milli gücü ve küresel vizyonuyla İspanya’da

    SARSILMAZ, milli gücü ve küresel vizyonuyla İspanya’da

    ANKARA (İGFA)- Türk savunma sanayisinin en köklü ve en güçlü temsilcilerinden SARSILMAZ, 12-14 Mayıs 2025 tarihleri arasında Madrid’de düzenlenecek olan FEINDEF Fuarı’nda yenilikçi ürünleriyle yer alacak. İspanya Uluslararası Savunma ve Güvenlik Fuarı (FEINDEF), Feindef Vakfı tarafından düzenlenen ve İspanya Savunma Bakanlığı tarafından kurumsal olarak desteklenen, iki yılda bir gerçekleştirilen prestijli bir etkinliktir. SARSILMAZ, bu seçkin platformda yer alarak, Türk savunma sanayiinin teknolojik kabiliyetlerini ve üretim gücünü dünya kamuoyuna bir kez daha sunmayı hedefliyor.

    Küresel Vizyonla İhracat Odaklı Büyüme

    FEINDEF 2025, SARSILMAZ’ın küresel pazardaki hedeflerini destekleyen önemli bir kilometre taşı olacak. Şirket, Avrupa başta olmak üzere farklı coğrafyalarda iş birlikleri kurmak, yeni pazarlar kazanmak ve mevcut ihracat ağını genişletmeyi hedefliyor. Dünyanın dört bir yanındaki savunma sanayii profesyonelleri ile buluşma fırsatı sunan bu fuar, SARSILMAZ’ın stratejik büyüme vizyonunun uluslararası platformlarda desteklenmesine katkı sağlayacak.

    Ordular İçin Güçlü Çözümler

    SARSILMAZ, fuarda milli üretim tabancalardan piyade tüfeklerine, makineli tüfeklerden özel görev silahlarına kadar geniş bir ürün yelpazesini tanıtacak. Bu sistemler, yüksek dayanıklılık, hassasiyet ve kullanıcı dostu tasarımlarıyla dikkat çekiyor. SARSILMAZ’ın üretim gücü, ürün çeşitliliğinin yanı sıra, üstün kalite kontrol sistemleri, hassas işleme teknolojileri ve askeri standartlara uygunlukta da kendini gösteriyor.

    SARSILMAZ, fuarda savunma sanayisinin en güçlü ve yenilikçi modellerini sergiliyor! Her türlü operasyonel ihtiyaca yönelik tasarlanmış SAR 127 MT ve SAR 762 MT makineli tüfekler, hem karada hem havada hem de denizde kullanılabilme özellikleriyle yüksek ateş gücü ve dayanıklılık sunuyor. Zorlu saha koşullarında güvenliği sağlayan SAR 556 MT, hafif yapısı ve hızlı değiştirilebilir namlu modu ile dikkat çekerken, SAR 109T ise meskun mahal operasyonları için özel olarak tasarlanmış özellikleriyle öne çıkıyor.

    SARSILMAZ, askeri çözümlerin yanı sıra sivil kullanıcılar için de geniş bir ürün yelpazesi sunuyor. Polimer gövdeli tabanca segmentinde yer alan SAR9 GEN3 serisi, üstün ergonomi ve performansıyla öne çıkarken; çelik gövdeli modellerdeki SAR 7/24 serisi ise sağlamlık ve klasik çizgileri modern mühendislikle birleştiriyor. Ayrıca MAGIC, VERTU ve M204 STD pompalı av tüfekleri, hem avcılık hem de savunma amaçlı kullanımlar için güvenilir seçenekler sunuyor. Tüm bu ürünler, gücü, teknolojiyle buluşturan bir vizyonun ürünü olarak fuarda meraklılarına sunulacak.

    İleri Mühendisliğe Yatırım Yapan Bir Teknoloji Şirketi

    SARSILMAZ, Uzaktan Komutalı Silah Sistemleri (UKSS) ve SARBOT gibi insansız savunma teknolojilere yönelik geliştirdiği projelerle, modern harp sahasının gereksinimlerine cevap verme konusunda da iddialı bir konumda yer alıyor. Bu sistemler, şirketin Ar-Ge kabiliyetini, dijitalleşme vizyonunu ve entegre savaş teknolojilerinde ulaştığı noktayı göstermesi açısından büyük önem taşıyor. SARSILMAZ, bu alandaki yatırımlarıyla geleceğin akıllı savunma çözümlerinde de aktif bir rol üstleniyor.

    Yüksek mühendislik kapasitesi, yenilikçi üretim süreçleri ve yüzde 100 yerli tasarım anlayışıyla üretim yapan SARSILMAZ, Türk savunma sanayiinin küresel yüzü olmayı sürdürüyor. FEINDEF Fuarı, bu başarı hikayesinin uluslararası sahnede bir kez daha vurgulanacağı önemli bir platform olacak.

  • Bilgi teknolojilerinde güç birlikteliği

    Bilgi teknolojilerinde güç birlikteliği

    İSTANBUL (İGFA) – Bilişim ve iletişim teknolojileri konusunda, 1996 yılından bu yana danışmanlık, tasarım, satış ve satış sonrası hizmetler sunan DESTEK, IBM Türk ve SERİ’nin en büyük servis iş ortağı olarak uzun yıllar birlikte çalıştı.

    Sektörün deneyimli oyuncusu olan DESTEK, Türkiye’nin en büyük bilgi teknolojileri hizmeti veren şirketi olma amacıyla SERİ Bilgi Teknolojileri’ni satın aldı.

    Müşterilerine, kurumsal altyapı çözümlerinden ağ ve güvenlik çözümlerine, sözleşmeli hizmetlerden dış kaynak kullanım hizmetlerine, danışmanlık hizmetlerinden sistem entegrasyon çalışmalarına kadar bilişim ve iletişim teknolojileri konusunda çözüm ve hizmet üreten DESTEK, SERİ ile bütünleşik bir sisteme geçmeye hazırlanıyor.

    SERİ, son kullanıcı destek hizmetlerinde stratejik yaklaşımlar ile çeşitli çözümler üretiyor. Uyguladığı stratejiler ile de müşterilerine son kullanıcı destek hizmetleri konusunda maliyetlerin düşmesi, kullanıcı memnuniyetinin artması için yüksek fayda sağlıyor.

    Gerçekleşen satın alma doğrultusunda DESTEK ve SERİ; kamu, finans, telekom ve genel sektör başta olmak üzere tüm sektörlerde bin kişilik bir insan gücü ve 30’un üzerinde ofis ile Kuzey Kıbrıs dahil Türkiye’nin her yerine hızlı, kaliteli ve ulaşılabilir bir servis götüreceğini belirten DESTEK Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Oğuz Tamer Tunçel, SERİ’nin satın alınmasıyla çözüm ve hizmet yelpazemizi genişleterek yüksek rekabetin olduğu teknoloji sektörünün Türkiye’de en güçlü oyuncularından biri haline geleceklerini söyledi.

  • Bursa’da ticaret rüzgârı esiyor

    Bursa’da ticaret rüzgârı esiyor

    BURSA (İGFA) – Bursa Fuar Merkezi’nde başlayan 4 fuarla birlikte girişimciler, sanayiciler, yatırımcılar ve teknoloji liderleri, yeni iş bağlantıları kuruyor, sektör trendlerini yakalıyor ve geleceğe yön veren çözümler üzerinde buluşuyor.

    İhracat, inovasyon ve sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle Bursa, yalnızca Türkiye’nin değil, bölgenin ticari vizyonunu da şekillendiriyor.

    Sürdürülebilir yaşam ve çevre için sıfır emisyon hedefiyle, Türkiye’de elektrikli araç ve şarj teknolojileri sektörünün gelişmesi ve tüm sektör paydaşlarını bir araya getirmek misyonuyla yola çıkan, 60’tan fazla markanın katılacağı ve birçok yeni ürün lansmanının yapıldığı Go Green Türkiye’deelektrikli araçlar, şarj teknolojileri, ekipmanları vedonanımları, tek çatı altında toplanıyor. Ayrıca sektöre yön veren konferanslar ve ziyaretçiler için elektrikli araç test sürüşleri gerçekleştiriliyor.

    Yenilenebilir enerji teknolojileri, enerji verimliliği, elektrikli sistemler ve sürdürülebilir enerji çözümlerinin sergilendiği Go Energy Türkiye, enerji sektörünün yerli ve yabancı profesyonellerini bir araya getiriyor. Fuarda, güneş enerjisi sistemlerinden depolama çözümlerine, şarj istasyonlarından enerji altyapısına kadar birçok yenilikçi ürün ve hizmet tanıtılıyor.

    Go Digital Türkiye Fuarı; yapay zekâ, nesnelerin interneti (IoT), büyük veri, siber güvenlik, yazılım ve otomasyon alanlarında en güncel dijital dönüşüm teknolojilerini katılımcılarla buluşuyor. Kurumsal dijitalleşme adımlarında rehber niteliğinde olacak bu etkinlik, firmaların dijital çağa uyum sağlamasını sağlayacak çözümler sunmayı hedefliyor.

    Depo yönetim sistemleri, otonom taşıma robotları, endüstriyel yazılımlar ve akıllı intralojistik çözümleriyle öne çıkan Go Intralogistics Türkiye, üretim ve lojistik süreçlerinde dijitalleşmeyi destekleyen yenilikçi teknolojilere odaklanıyor.

  • Bursa’da göz cerrahlarından canlı ameliyat

    Bursa’da göz cerrahlarından canlı ameliyat

    Adiviye Elbaş / Gazeteabc.com

    BURSA (İGFA) – Osmangazi Göz Hastanesi 3. Geleneksel Canlı Cerrahi Sempozyumu gerçekleşti. Göz sağlığı alanında Türkiye’de örneğine az rastlanır bir başarıya sahne oldu. Her geçen yıl katılımın artarak devam ettiği organizasyon, hem teknolojik altyapısı hem de bilimsel içeriğiyle dikkat çekiyor. Bu yılki etkinlikte salonu dolduran 250-300 katılımcının büyük kısmını çevre illerden gelen doktorlar ve asistan hekimler oluşturdu. Ancak Türkiye’nin dört bir yanından, uzak şehirlerden gelen katılımcıların sayısı da oldukça fazla. Etkinlikte 35 ila 38 arasında uzman panelist yer aldı. Panelistler, Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen deneyimli hekimlerden oluşuyor. Organizasyon aynı zamanda canlı yayınla dijital ortamda da izleyicilere ulaşıyor. Katılamayan hekimler için canlı yayın bağlantısı önceden paylaşıldı.

    En zor ameliyatları yapacağız
    Gerçekleşen sempozyum öncesinde Gazeteabc Muhabiri Adiviye Elbaş Doç. Dr. Bülent Köse ile yaptığı röportajda Doktor Köse: “Osmangazi Hastanesi ameliyathanelerinden Türkiye’de ilk olan canlı yayında bir çok göz ameliyatı yapacağız. Toplantı salonumuzda 200’ün üzerinde bulunan doktorlarımıza ve Türkiye’ye son teknoloji cihazlarımızı kullanarak çok zor ameliyatları Türkiye’nin en büyük hocaları Osmangazi Göz Hastanemizde yapacaklar.” dedi.

    Göz cerrahisinde teknoloji vazgeçilmez bir unsurdur
    Doç. Dr. Bülent Köse ile yapılan röportajın devamında Doktor Köse Gazeteabc muhabiri Adiviye Elbaş’a: “Teknolojinin göz ameliyatlarına katkısı oldukça büyüktür. Göz cerrahisinde teknoloji, neredeyse vazgeçilmez bir unsurdur ve en son yenilikler, günlük yaşamdan önce cerrahilerde kullanılmaktadır. Özellikle gözlükten kurtulma ameliyatları bu alandaki önemli gelişmelerden biridir. Katarakt cerrahisi de teknoloji ile büyük ilerlemeler kaydetmiştir. Örneğin, miyop hastalarında yaklaşık 15 derecelik bir göz kusurunu sadece 8 saniyelik bir lazer müdahalesi ile tamamen düzeltebiliyoruz. Bu, teknolojinin geldiği son noktayı ve biz cerrahların onu nasıl kullandığını göstermektedir. Hastalarımız, kornealarındaki herhangi bir kesik olmaksızın, küçük bir delikten gerçekleştirilen bu 8 saniyelik lazer operasyonu sonrasında ertesi gün normal yaşantılarına dönebilmekte. Bu da tamamen teknoloji sayesinde mümkün olmaktadır.” dedi.

    Bir çok testten geçiriyoruz
    Göz ameliyatlarına, kronik rahatsızlığı bulunan kişilerde yan etkiler oluşabilir mi? sorusunu yönelten Gazeteabc muhabiri Adiviye Elbaş’a Doktor Köse: “Smile Cerrahide küçük cerrahinin yanı sıra, diğer refraktif yani gözlükten kurtulma cerrahileri için birçok testten geçiyoruz. Yaklaşık 100 hastanın 10 civarında olanı ameliyata uygun çıkmadığını görüyoruz. Bazı hastalar ameliyat için hiç uygun olmuyor, bazıları ise başka tür ameliyatlar için değerlendiriliyor. Örneğin, göz içi mercekleri, akıllı mercekler veya farklı yöntemler düşünülebilir. Eğer ameliyat sonrası komplikasyon riski varsa, o hastaları kesinlikle ameliyat etmiyoruz ya da alternatif cerrahilere yönlendiriyoruz.

    Başarı oranımız yüksek
    Bursa’daki hastanelere oranla, göz ameliyatlarımızdaki başarı oranımız oldukça yüksektir. Osman Gazi Hastanesi olarak, Türkiye’de ve hatta dünya ölçeğinde hizmet vermeye çalışıyoruz. En büyük avantajımız, doktor ekibimizdir. Ayrıca, teknolojiye verdiğimiz önem sayesinde, Amerika’dan önce Bursa’da en son teknolojileri hastanemizde faaliyete geçirebiliyoruz. Türk hekimleri olarak, dünyada iyi cerrahlar olarak biliniyoruz ve Osmangazi Hastanesi bunun bir örneğidir. En son teknoloji ve gelişmeleri, tecrübeyle birlikte hastalarımıza uyguluyoruz.

    Tam iyileşme ertesi gün başlar
    Ameliyat sonrası süreçleri değerlendirecek olursak, birçok hasta normal yaşantısına oldukça hızlı dönebilir. Ameliyat süreci genellikle üç ila beş dakika sürmektedir. Hasta, ameliyatın hemen sonrasında odadan çıkarken görmesinin yüzde sekseninin geri geldiğini fark edecektir. Ancak tam iyileşme süreci, ertesi gün başlar. Smile cerrahisi ile ameliyat sonrası iyileşme dönemi oldukça hızlıdır. Hastaneden, yani odadan çıkması üç beş dakika sürer. Birkaç saat içerisinde araba kullanabilecek kadar görebilir hale gelir. Tam iyileşme süreci birkaç haftayı bulabilir; ancak hastalar, “Ben çok güzel görüyorum” dediklerinde, bu genellikle ertesi gün gerçekleşir. ” şeklinde açıklamalarda bulundu.

    Smile Pro ameliyatı
    Türkiye’de ilk olan 3. Geleneksel Canlı Cerrahi Sempozyumunda gerçekleştirilen SMİLE Pro ameliyatı, femtosaniye lazer teknolojisine dayanan, minimal invaziv bir refraktif cerrahi çözümüdür. Geleneksel LASIK yöntemine kıyasla daha küçük kesi alanı ile gerçekleştirilen bu prosedür, hastalarda daha az korneal sinir hasarı ve dolayısıyla daha düşük kuru göz riski sağlar. Ayrıca SMILE Pro, görsel stabiliteyi daha erken dönemde sağlayarak hızlı iyileşme ve konfor sunar.

    Gelişmiş GİL
    Katarakt ameliyatı sırasında kullanılan modern GİL (Göz İçi Lens), kişiye özel görme çözümleri sunar. Etkinlikte, özellikle multifokal ve torik GİL’ler ile sağlanan netlik ve geniş odak aralığına vurgu yapıldı. Canlı yayında gerçekleştirilen cerrahi, katılımcılara en yeni görüntüleme sistemleriyle desteklenen dijital cerrahi platformunun hassasiyetini, güvenliğini ve cerrahın karar alma sürecine nasıl katkı sağladığını uygulamalı olarak gösterdi.

    Sempoyuma büyük ilgi
    Osmangazi Göz Hastanesi ev sahipliğinde, Festival Turizm iş birliğiyle düzenlenen 3. Geleneksel Canlı Cerrahi Sempozyumu, Türkiye’nin dört bir yanından gelen doktorların katılımıyla büyük ilgi gördü. Yaklaşık 250-300 sağlık çalışanının takip ettiği etkinlikte, 35’in üzerinde uzman panelist güncel cerrahi teknikleri ve deneyimlerini paylaştı. Canlı cerrahi uygulamalarıyla dikkat çeken sempozyum, hem bilimsel hem teknolojik açıdan örnek bir organizasyon olarak öne çıktı.

  • TEKNOFEST ziyaretçilerini Kuzey Kıbrıs’ta ağırlıyor

    TEKNOFEST ziyaretçilerini Kuzey Kıbrıs’ta ağırlıyor

    ANKARA (İGFA) – TEKNOFEST, her yıl olduğu gibi bu yıl da havacılık, uzay ve teknoloji alanındaki yenilikleri sergileyerek katılımcılara ilham vermeyi hedefliyor. Festival, KKTC’de ilk kez düzenlenmesiyle bölge halkı ve ziyaretçiler için büyük bir heyecan kaynağı oldu. Eski Ercan Havalimanı’nın geniş alanında kurulan stantlar, sergiler ve etkinliklerle, katılımcılar hem eğlenceli hem de öğretici bir deneyim yaşıyor.

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) başkenti Lefkoşa’daki eski Ercan Havalimanı’nda başlayan TEKNOFEST, bilim ve teknoloji tutkunlarını bir araya getiriyor. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), festivalde iki tematik çadırla yer alarak ziyaretçilere bilimsel içerikler, deneysel atölyeler, teknoloji uygulamaları ve bilgi yarışmaları sunuyor. TÜBİTAK’a bağlı BİLGEM, MAM, RUTE, SAGE, UME, Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü ve BİTO, stantlarda yenilikçi projelerini tanıtıyor.

    Festivalde, 86 finalist takım ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite seviyelerinde projelerini sergiliyor. Azerbaycan, Pakistan, KKTC ve Afganistan’dan 8 takımın katıldığı yarışmalarda, yaklaşık 260 öğrenci projelerini ziyaretçilere anlatıyor. İlk üç gün boyunca 4 jüri odasında değerlendirmeler yapılacak. Ayrıca, BİTO’nun “Ufkun Ötesinde” sergisinde, Türkiye’nin ilk astronotları Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever’in uzay görevlerinden deneyler, CUPOLA modülü, astronot eşyaları ve interaktif düzenekler yer alıyor.

    22 ÜLKEDEN YOĞUN KATILIM

    TEKNOFEST KKTC’ye 22 ülkeden 47 binin üzerinde yarışmacı başvurdu. Türkiye ve KKTC’nin yanı sıra Afganistan, Almanya, Azerbaycan, Endonezya, Pakistan ve daha birçok ülkeden katılımcılar festivalde yer alıyor. 268 finalist takım ve 1083 üye, 6 ana ve 13 alt kategoride yarışıyor. Yarışmalar arasında “Sosyal İnovasyon”, “Uçan Araba Simülasyon”, “Turizm Teknolojileri”, “TEKNOFEST Robolig Mavi Vatan”, “KKTC Araştırma Projeleri” ve “Drone Şampiyonası” bulunuyor. Finalde 6 ülkeden takımlar mücadele ederken, KKTC’den 20 finalist takım ve 103 üye yarışmalarda boy gösteriyor.

    TEKNOFEST, teknoloji ve inovasyonun sınırlarını zorlayarak, gençlerin bilimsel merakını artırmayı ve uluslararası iş birliğini güçlendirmeyi hedefliyor. Festival, KKTC’nin teknoloji ekosistemine katkıda bulunurken, bölgeyi uluslararası arenada daha görünür kılıyor.

    Katılımın tamamen ücretsiz olduğu TEKNOFEST KKTC’ye giriş yapabilmek için ziyaretçilerin TEKNOFEST’in internet sitesi üzerinden kayıt yaptırması gerekiyor.

    Her katılımcı için ayrı bilet oluşturulması gerekirken, 7 yaş altı çocuklar için kayıt şartı bulunmuyor.

    Festival alanına ziyaretçi giriş ve çıkışları 09.00-19.00 saatleri arasında yapılabilecek.

  • Kayseri Talas Belediyesi’nden KKTC Teknofest başarısı

    Kayseri Talas Belediyesi’nden KKTC Teknofest başarısı

    KAYSERİ (İGFA) – Her yaştan öğrenciden oluşan 5 takımıyla Türkiye genelindeki her kategoride finale kalmayı başaran Talas İnovasyon Merkezi, Türkiye’de bir kurumdan çıkan ve her kategoride finalist olan ilk ekip olarak tarihe geçti.

    Elde edilen büyük başarı, Talas İnovasyon Merkezi’nin öğrencilere sağladığı kapsamlı eğitimlerin, gelişen teknolojiye entegre eğitim programlarının ve liderlik özelliklerini geliştiren projelerin bir sonucu olarak öne çıkıyor. 10 öğrenciden oluşan 5 takım, Teknofest KKTC 2025’te gösterdikleri performansla Türkiye’nin gurur kaynağı oldu. Alınan başarılar şu şekilde sıralandı: İlkokul Takımı: Türkiye 12’ncisi, Ortaokul Takımı: Türkiye 1’incisi, Lise Takımı: Türkiye 18’incisi, Üniversite Takımları: Türkiye 4’üncüsü ve 17’ncisi.

    “SADECE MERKEZ DEĞİL, TEKNOLOJİ ÜSSÜ”

    Başarıyı değerlendiren Kayseri Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, belediye olarak gençlere yönelik yatırımların her geçen gün arttığını belirterek, Talas İnovasyon Merkezi’nin sadece bir eğitim merkezi değil, aynı zamanda teknolojiye dair yenilikçi fikirlerin üretildiği bir üs haline geldiğini söyledi.

    Başkan Yalçın şöyle konuştu: “Gençlerimizin gelişim süreçlerinde teknolojiyi doğru kullanabilmeleri ve sosyal sorumluluk bilinciyle hareket edebilmeleri için her türlü alt yapıyı oluşturduk. Bugün, Talas İnovasyon Merkezi’nde eğitim alan gençlerimiz, robotik kodlama, 3D tasarım ve üretim, yapay zekâ, mobil ve web uygulama geliştirme gibi alanlarda önemli yetkinliklere sahip. Burada girişimcilik ve liderlik becerilerini geliştiriyorlar. Tüm bunlar, gençlerimizi yalnızca bilimsel başarıya değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk taşıyan bireyler haline de getiriyor.”

    GENÇLERE ÇOK YÖNLÜ GELİŞİM İMKANI

    Başkan Yalçın, ayrıca Talas Espor Arena’nın gençlerin eğlenceli bir şekilde teknoloji ile buluştuğu ve espor kültürünün gelişimine katkı sağladığı bir merkez olarak büyük önem taşıdığının altını çizerek, “Bugün Talas Espor Arena ve İnovasyon Merkezi gibi projeler, sadece teknolojiye ilgi duyan gençlerimiz için değil, aynı zamanda espor alanında da önemli fırsatlar oluşturuyor. Talas Belediyesi olarak, gençlerimizi çok yönlü gelişim için desteklemeye ve onlara dünyada söz sahibi olabilecekleri alanlara yönlendirmeye devam edeceğiz” dedi.

    HEP DESTEK TAM DESTEK

    Talas İnovasyon Merkezi’nin, Teknofest KKTC 2025’te her kategoride finale kalmasını yalnızca yerel bir başarı değil, gençlerin dünya sahnesine çıkma potansiyelini de gösteren bir örnek olduğuna dikkat çeken Başkan Yalçın, destekleri aralıksız sürdüreceklerini ifade etti.

    HEDEF DÜNYA ÇAPINCA PROJELER

    Talas İnovasyon Merkezi’nin Teknofest’teki başarısının ardından, şimdi gözler uluslararası başarıya çevrilmiş durumda. Başkan Yalçın, global başarıları daha büyük bir hedef olarak belirlediklerini ve bu başarıların, Talas’ı dünya çapında tanıtacak projelere dönüşeceğine inandığını sözlerine ekledi.

  • Kapsül’ün desteklediği takımlar Teknofest KKTC’de finalde

    Kapsül’ün desteklediği takımlar Teknofest KKTC’de finalde

    KONYA (İGFA) – Konya Büyükşehir Belediyesi KAPSÜL Teknoloji Platformu, yerli teknoloji ekosisteminin güçlenmesi için çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor.

    KAPSÜL Teknoloji Platformu, gençlerin teknolojiye olan ilgisini artırmak, yenilikçi projeleri desteklemek ve yerli-milli üretime katkı sağlamak amacıyla, “2025 TEKNOFEST Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)” kapsamında çeşitli yarışmalara katılan takımlara rehberlik ve destek sağladı.

    KAPSÜL, 2025 TEKNOFEST KKTC sürecinde desteklediği 10 takım ve 41 katılımcı ile finalist olarak önemli bir başarıya imza attı. KAPSÜL’ün KKTC’deki yarışma sürecinde; proje geliştirme, başvuru, raporlama ve sunum aşamalarında teknik danışmanlık ve mentorluk desteği sunarak yarışmalarda etkin bir şekilde yer almalarını sağladığı finalist takımlar şu şekilde:

    Sosyal İnovasyon Kategorisi’nde KAPSÜL Fusion Force, Uçan Araba Simülasyonu Kategorisi’nde KTP Kılıçarslan Akıncıları, Robolig Mavi Vatan Kategorisi’nde KAPSÜL Çumra, KTP Kılıçarslan İzleyici, KAPSÜL KBSM_tech, Teknofest Drone Şampiyonası’nda KAPSÜL FPV, Uçan Araba Simülasyonu Kategorisi’nde KAPSÜL MSR Sanal Semazen, Turizm Teknolojileri Kategorisi’nde NEXT, Uçan Araba Simülasyonu kategorilerinde de Feza-42 ve Türk Yıldızları.

    2025 TEKNOFEST KKTC finalleri 1-4 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

  • Konya Selçuklu’da teknoloji heyecanı yaşanacak

    Konya Selçuklu’da teknoloji heyecanı yaşanacak

    KONYA (İGFA) – Konya Selçuklu Belediyesi, Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı iş birliğiyle düzenlenen ve ön başvuruları tamamlanan TEKNO-SEL 2025 yarışmasına sayılı günler kaldı. Türkiye Yüzyılı’nda Milli Teknoloji Hamlesi’ne katkı sunarak yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesinin amaçlandığı ve geleceğin mühendislerini, teknoloji liderlerini ve mucitlerinin yetiştirilmesi hedeflendiği TEKNO-SEL 2025, 13-15 Mayıs tarihlerinde Selçuklu Belediyesi Uluslararası Spor Salonu’nda düzenlenecek. Ön başvuruları sona eren yarışmada 99 okuldan 1060 öğrenci 567 robot ile yarışacak. Organizasyonda 337 danışman görev alacak.

    Yarışmada Inno Park (Konya Teknoloji Geliştirme Bölgesi) ile yapılan iş birliği ile de serbest kategoride yer alan üniversite düzeyinde 1. olan takıma bir yıllık ofis kullanım hakkı, dereceye giren takımlara da atölye eğitim ve mentörlük desteği sağlanacak.

    Yarışmaya ortaokul ve lise öğrencileri takımlar halinde katılacak. Organizasyonda; Mini Sumo Robot Kategorisi, Yumurta Toplayan (Caretta Caretta) Robot Kategorisi, Hızlı Çizgi İzleyen Robot Kategorisi, Labirent Ustası Robot Kategorisi, Temel Çizgi İzleyen Robot Kategorisi, Serbest Proje Kategorisi), Tasarla Çalıştır Kategorisi, Mini İHA (Drone) Kategorisi ile toplam 8 ayrı kategoride yarışmalar düzenlenecek. Serbest Proje Kategorisinde üniversite düzeyi de yer alacak. Okullar arasında düzenlenecek teknoloji ve robot yarışmasında, öğrenciler robot teknolojileri alanında, özgün tasarım ve algoritma oluşturma hususlarında yetkinlik kazanmaya teşvik edilecek.

    Serbest Proje kategorisinde düzenlenecek yarışmalar için 75 takım için 75 adet stant kurulacak. Takımlar yarışmaya katıldıkları ürünleri stantlarda sergileyecek ve sırası gelen takım jüri önüne çıkacak. Organizasyon süresi boyunca her bir stant içerisinde yarışmaya katılan projeler sergilenecek. Uluslararası Spor Salonu’nun otopark alanında kurulacak olan stant ise yıl boyunca üretim ve satış yapan okulların ürün tanıtım sergisi, üniversiteler, T3 Vakfı Teknofest Kulübü ve Deneyap Konya Tanıtım Çadırı, SETAP atölye etkinlikleri, Gençlik Meclisi ve Selçuklu Belediyespor Kulübü yer alacak. Çadır alanında öğrencilerle birlikte eğlenceli deneyler, el becerilerini geliştiren atölye aktiviteleri gerçekleştirilecek ve çeşitli oyunlar oynanacak. Etkinlik boyunca katılımcılar teknolojiyle iç içe olmanın keyfini çıkaracak.

  • Bakan Kacır, DEÜ’lü girişimcilerle bir araya geldi

    Bakan Kacır, DEÜ’lü girişimcilerle bir araya geldi

    İZMİR (İGFA) – T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Dokuz Eylül Üniversitesi Teknoparkı’nda (DEPARK) genç girişimcilerle buluştu. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, Buca Kaymakamı Mahmut Nedim Tunçer, DEPARK Genel Müdürü Prof. Dr. Zeki Atıl Bulut, akademisyenler, firma temsilcileri ve genç girişimcilerin katıldığı buluşmada Bakan Kacır, DEPARK’ın kendileri için son derece kıymetli bir teknoloji üssü olduğunu vurgulayarak, “Kalkınma yolculuğumuzda kritik önemdeki Dokuz Eylül Üniversitesi, çok sayıda teknoloji girişimine de ev sahipliği yapıyor. Bunlardan biri DEPARK.Burası, çok sayıda teknoloji girişimine destek sunuyor, gelişimine öncülük ediyor. İnanıyorum ki burada da start-up’larımızın ve teknoloji girişimlerimizin sürdürülebilirliği; ar-ge teknolojileri sayesinde Türkiye’ye katma değerli ürünler ve hizmetler kazandıracak” dedi.

    “DEÜ KALKINMA YOLCULUĞUMUZDA KRİTİK ÖNEMDE”

    Türkiye’nin büyük bir ar-ge ekosistemine sahip olduğunu aktaran Bakan Kacır, bu ekosistemi geliştirmek üzere son yıllarda daha da hızlandıklarını ifade etti. Türkiye Ege start-uplarının girişim sermayesi yatırımlarının ölçeğini büyüttüklerini belirten Bakan Kacır, “2019 yılına kadar Türkiye’de ortalama 60-80 milyon dolar start-up yatırımı yapılıyordu. Ama 2020’den itibaren Türkiye’nin teknoloji girişimlerine ortalama 1 milyar dolar, girişim sermayesi yatırımı gerçekleşiyor. Yani son 5 yılda yaklaşık 5 milyar dolar, Türkiye’nin teknoloji girişimlerine ve start-uplara yatırım yapılmış olması, aslında ekosistemimizin olgunlaşma evresinde olduğunu göstermektedir. Yapacaklarımız bitmedi. Teknolojinin her alanında bir yandan bağımsızlığımızı tahkim edecek, bir yandan da Türkiye’nin kalkınma yolculuğuna katkı sunacak projeleri hızlandırmalıyız. Dokuz Eylül Üniversitesi de bunun önemli üslerinden biri. Burada çok önemli yatırımlarımız ve kurduğumuz kıymetli merkezler var. İzmir Biyotıp ve GenomMerkezi (İBG), doğrudan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın bütçesi ile desteklediğimiz, beşer yıllık yol haritalarıyla gelişmelerini takip ettiğimiz önemli ulusal araştırma altyapılarımızdan biri” ifadesinde bulundu.

    “KÜRESEL REKABETTE PAY SAHİBİYİZ”

    Türkiye’nin kişi başı geliri 15 bin dolara eriştiğini, yüksek gelir grubu olan ülkelerden biri haline geldiğini ifade eden Bakan Kacır, “Ülkemiz sanayi ve teknolojinin birçok alanında küresel rekabette pay sahibi ülkelerden biri pozisyonunda. Yolculuğun bundan sonrasında bilime ve teknolojiye bugüne kadar olduğundan daha da fazla hürmet etmek zorundayız. Yeryüzü çok büyük bir dönüşüm yaşıyor. Yeryüzünde refahın daha etkin ve adil dağıtılacağı bekleniyordu. Fakat öyle olmadı. Halen adaletsizlik, eşitsizlik yaygın. Ve artık serbest ticaret düzeninin kurucuları dahi bundan sonra bu düzenin böyle devam etmeyeceğini ifade ediyorlar. Teknolojiyi paylaşmak eskisi kadar trend değil artık. Herkes daha korumacı. Teknoloji yarışı, adeta teknoloji savaşına dönüştü” diye konuştu.

    “ÇEKİRDEKTEN YETİŞTİRİYORUZ”

    Türkiye’nin teknoloji alanında küresel ölçekte rekabet gücünü artırmak için çok yönlü çalışmalar yürüttüklerini belirten Bakan Kacır, bu kapsamda genç yeteneklerin yetiştirilmesinden bilimsel altyapının güçlendirilmesine, ar-ge desteklerinden yüksek teknoloji yatırımlarına kadar pek çok alanda kapsamlı programlar hayata geçirdiklerini ifade etti. Bakan Kacır, “Biz bir yandan insan kaynağını çekirdekten yetiştirmeye yönelik DENEYAP teknoloji atölyelerinden TEKNOFEST’lere kadar, bir yandan bilimsel altyapımızı ve bilim ekosistemimizi geliştirmeye yönelik TÜBİTAK programlarının ulusal ve uluslararası Lider Araştırmacılar Programı’ndan sanayiye ve akademiye yönelik araştırma-geliştirme destek programlarına kadar, bir yandan da Türkiye’de yüksek teknoloji yatırımlarının hızlanmasını sağlamaya yönelik HİT-30 ve HAMLE gibi programları; sanayicilerimizin ve müteşebbislerimizin hizmetine sunmaya kadar Türkiye’nin teknoloji yarışında hızlanması için dört koldan çaba gösteriyoruz. Biz onların önlerindeki engelleri kaldırabildiğimiz, onların önlerini açabildiğimiz ölçüde kendimizi başarılı addediyoruz” şeklinde konuştu.

    “AR-GE KAYNAĞINI 22 YILDA 14 MİSLİNE ÇIKARDIK”

    Ar-ge ve tasarım merkezlerinin sayısının bin 600’ü aştığını belirten Bakan Kacır, “Türkiye’de araştırma geliştirmeye harcadığımız kaynağı son 22 yılda 14 misline çıkardık. 1,2 milyar dolardan 16 milyar dolara yükselttik. Türkiye’nin ar-ge insan kaynağını 29 binden, 290 binin üzerine çıkardık. Hep birlikte dev bir ar-ge ekosistemi inşa ettik. Teknolojik girişimlerimizin ve teknoparklarımızın sayısı 11 bin 500’e erişti. 22 yıl önce Türkiye’de; iki teknopark, 56 teknoloji girişimi vardı. Şimdi 106 teknopark var. Toplamda 11 bin 500 teknoloji girişimi bu teknoparklarda inovasyon yürütüyor” dedi.

    “İBG’DEKİ ÇALIŞMALAR GELİŞİMİMİZİ DESTEKLEYECEK”

    Türkiye’nin pek çok üniversitesinde önemli laboratuvarlar, araştırma merkezleri ve enstitüler bulunduğunu kaydeden Bakan Kacır, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bunların bazılarını biz ulusal düzeyde himaye ediyoruz. İBG de bunlardan biri. Tıpkı Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi (UNAM), Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi (SUNUM) ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi Mikro-Elektro-Mekanik Sistemler (MEMS) gibi. Sayıları çok olmayan ama etki düzeyleri yüksek araştırmaların yürütüldüğü önemli araştırma merkezlerini biz, ulusal araştırma merkezi olarak tanımlıyor ve doğrudan bakanlık bütçesi ile fonluyoruz. İBG de bunlardan biri ve bu alanda bizim en önemli merkezimiz. Ümit ediyorum ki İBG’de yürütülecek çalışmalar, hem Türkiye’nin bilimsel gelişimini destekleyecek hem de biyoteknoloji yarışında söz sahibi olmamıza fırsat tanıyacak.”

    “DÖNÜŞÜMLERİ GÖĞÜSLEYEBİLECEK KABİLİYETTEYİZ”

    Zaman içinde gelişen bütün dönüşümlerin neticesinde bilimde ve teknolojide iddia sahibi olmayanların yarışta var olabilmelerinin, hatta ayakta kalabilmelerinin bile çok zor hale geleceğini ifade eden Bakan Kacır, “Biz çok güçlü bilimsel altyapısı olan, nitelikli araştırmacı kitlesine sahip, aynı zamanda teknoloji girişimciliğinde ciddi mesafe kat etmiş, start-up ekosistemini inşa edebilmiş, araştırma geliştirme ve inovasyon başlıklarında; özellikle son 22 yılda önemli kazanımlar biriktirmiş bir ülke olarak; bu dönüşümü göğüsleyebilecek kabiliyette olduğumuzu düşünüyoruz” ifadesinde bulundu.

    “TEKNOLOJİNİN KALBİ DEÜ’DE ATACAK”

    DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz ise DEÜ’nün TÜBİTAK 2209/A ve TÜBİTAK 2209/B listelerinde elde ettiği yüksek destek oranlarından duyduğumuz gururu dile getirerek; “Biz Üniversitemizi her zaman büyük ve köklü bir aile olarak tanımlıyoruz. Gerçekten de çok köklü bir kurumuz. Öyle ki, Üniversitemizin, Tıp Fakültesi gibi, Eğitim Fakültesi, Mühendislik Fakültesi ve Güzel Sanatlar Fakültesi gibi kendinden daha eski birimleri mevcut. Kent geneline yayılan kurumumuz, teknolojinin kalbinin attığı, ar-ge ve inovasyonun merkezi olma yolunda hızla ilerleyen bir üniversite. Böyle bir üniversiteye Rektör olarak atanmaktan dolayı çok büyük bir gurur duyuyorum. Bu sebeple bu kıymetli göreve bizleri layık gören Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’abir kez daha teşekkür ediyorum” dedi.

    Açıklamalarının ardından DEÜ’lü girişimcilerin sorularını yanıtlayan Bakan Kacır, DEPARK bünyesinde faaliyet yürüten firmaların ar-ge ve inovasyona yönelik geliştirdikleri projelere dair incelemelerde bulundu. Etkinlik, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz’ın Bakan Kacır’a plaket takdimi ile sona erdi.

Betturkey Giriş -
Beinwon - Beinwon - iddaa tahminleri - Jokerbet - Canlı maç izle - Firma Rehberi - Firma Rehberi - Firma Rehberi - Firma Rehberi - Firma Rehberi - Firma Rehberi - Firma Rehberi - Fitcas giriş -
Kurumsal Web Tasarımı - Antalya haber - fue hair transplant - Acibadem - hair transplant turkey - İzmir Haber - İzmir Haber - Gündem - Kadın Saat - Kastamonu Haber - SMM Panel - SMS Onay - Sohbet Odaları -